8 Mayıs 2011 Pazar

Maksat Hasıl Olmuştur! Gerisi Teferruat!







Aslında yazmaya niyetimiz yoktu.

 Söyledik:


"- Blogger'ı, dünyada pek çok internet kullanıcısının olduğu gibi, kendimizin çevreye olan bakışını polemik kimliğinde bir çerçeve niyetiyle, "not almak" maksadıyla kullanıyoruz; yapmasak şu yaşadığımız on yılllık yakın tarih içerisinde çıldırabilirdik belki."

Sebeb bu...

Saik bu...

Ama dinletemedik...

“Şeytan Tepesi ve/veya İngiliz & Alman düğünü?!”ne davet edildik:

"- Karnından yavşakça konuşanlar için söylüyorum:
Bana değil, savcı, cumhurbaşkanı, başbakan her kim varsa oralara yazın derdinizi, yapın şikayetinizi, deyin ki, “Hayrullah Mahmud dışarıda, bunları yazıyor, neden içeri almıyorsunuz?!”
Ağlaşın belki, bir mendil uzatan çıkar!
Hodri meydan!
Nokta!"


"Sayın muhbir vatandaş" yaptılar görüldüğü üzere sayın H. Mahmud bizi!..

"- İstihbarat savaşları!
 “Neo BİP” operasyonu bağlamında, MI6, “AKP & Gülen” iktidarı, MİT artı NATO üzerinden
“İstihbari Darbe” yaptı!
“Beyin”i olmayan MİT’e de “içer”den “darbe” yaptılar!"

Kordon boylarında kurulmuş rakı masalarında oturan biz değiliz, içmeyiz, <"içer"den> kelimesi biz de böyle bir çağrışım yaptı, normal olarak <"içeri"den> imlasıyla kullanılmalıydı; "içer" biri OLMAMAMIZA rağmen "MİT'E DARBE YAPMAK" ile itham edildik!


"- MİT!
“Neo BİP” operasyonu bağlamında Londra tarafından yönlendiriliyor.
Abdullah Gül, Çevik Bir, Çetin Doğan üzerinden planladıkları “Operasyon” patladı!
Moralleri çok bozuk!
MİT Psikolojik Harekat!
Kısaca “Pisi Pisi”ler!"


Gül'ü bir kenara koyalım, "200.000 BİN KİŞİNİN KELLESİNİ KURTARMIŞ" bir hareketiz; bunu söyleyen, herşey olup bittikten sonra ama (bu da "samimi" olduğunu yalan söylemediğini, öyle gördüğünü gösterir o an) Gül'dür; Allaha şükürler olsun, "operasyon patlatdık" evet, doğru ama bu ÇEVİK BİR, ÇETİN DOĞAN 28 ŞUBAT OPERASYONU değildi sadece...

Her yeri patlattık!

Operasyonu bozduk, temsilcisi olduğunuz Uzanlar’ın da operasyonunu bozmuş olduk; “Başbakan” olacakken, şimdi “Paris ekseni”nde “seks yıldızı” yapılmakla uğraşılıyor, yakında “porno filmi” de çıkar!

Patlattığımız, bunlar...

Patlattığımız, "ingiliz" ise İngiliz!

Patlattığımız, "ABD-İsrail Neo-con" ise ABD-İSrail Neo-Con!

Patlattığımız, "Paris" ise, Paris!

Sayın H. Mahmud'un "uslubu" ile cevap verirsek, "Ali Baba'nın çiftliği"nde bulunan "Horoz"un dediği gibi, "çetelesini, kafa kağıdını kaydetmem, önüme geleni s....im! Tavuklar düşünsün, tutsun!"

"- III. Dünya Savaşı’nın arefesi!
Londra, “MİT” üzerinden Türkiye’yi ve içinde yaşadığımız coğrafyayı destabilize etme operasyonları serisine devam ediyor!
...
Sözün özü:
Laf salatasına gerek yok!
Varsa yeteneğiniz (MİT) çözün de “Gordion Düğümü”nü görelim!
Bakalım tuttuğunuz “ip”, kördüğümün mü “ucu” mu yoksa “Kıyamet”in ip ucu mu?!"


Hiç merak etmeyin sayın H. Mahmud:

"- Mustafa Kemal, yeni devleti kurunca, Alman arka planlı İttihat Terakki’nin programında ne kadar dönüşüm programı var ise hepsini hayata geçirdi.
Şartlar öyleydi!
“Doku uyuşması var mı yok mu”ya bakılmadan “eklektik bir devlet sistemi” kuruldu ve/veya “organ nakli” yapıldı!
Hatta bazılarını, misal kadına seçme seçilme hakkı verilmesi vb Avrupa’dan da önce yaptı!
Bünyenin her on yılda bir çökmesi sebepsiz değil!
Yani?!
Almanlar’ın da zaten istediği Osmanlı’nın yıkılması idi!
Sadece bunu kendi elleri ile yapmadılar, taşeron olarak İngiliz’e havale ettiler."


Bunları demişsiniz ya iki yazının arkasından "laf salatası" yapmadığımız, iki K'dan biri olan Kalem'le sizi bu aşamaya getirmişiz ya, üstelik sizin gibi "külhanbeyi" ayakları yapmadan, milletin idrak ettiğini siz bugün görmüşsünüz ya, demek ki "yeteneğimiz var", "öteki K" ile de -gerek kalırsa/işgal olursa- nasıl çözeceğimizi görürsünüz!

"- Hal böyleyken…
Alman & İngiliz ortaklığı MİT üzerinden “Sus yoksa seni öldürürüz” mesajı yolluyor."


"Suikastler, cinayetler başlayacak, bu bahar çok sıcak geçecek, cehennem sıcakları gelecek" diyen siz değil misiniz?

Muhayyel bir "tehdit algılaması"nda bulunan da sizsiniz?

Tehditle işimiz olmaz, ama, demek ki "önce can sonra canan"cısınız, başkaları hakkında rahat rahat “atarsınız” ama kendinize gelince iş, "devlet katı"...

16 Nisan 2011'de bir yazı yazmışız, "“Kes-Yapıştır” İddianameler"...


22 Nisan 2011'de bir yazı daha görülen lüzum üzerine, "Tasfiyenin Tasfiyesi!"


16 Nisan'dan beri yazdıklarınız, yazdıklarımız çevresinde...

İddialar, ithamlar, ufaktan tehditler, eksende değişiklik, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna dair şimdiye değin söylemediklerini söylemeler vs.
Yazmaya niyetimiz yoktu aslında, görüldüğü gibi bir teşhirden başka bir şey de yazmadık aslında şurada, ama bunu da yazmayacaktık, fakat "yerle yeksan" rumuzlu bir okuru üzerinden "annesine" söz söyleyen olduğumuz yazılınca, bu türden bir alçaklık karşısında iki satır yazalım dedik.

"- En sonunda bakmışlar ki, diyecek laf kalmadı, adam egosunu sıfırlamış, bu defa hasta anamı dillerine dolamışlar, “Ana kuzusu” diye dalga geçmeye başlamışlar!

Bunca sıkıntı içinde verdiğim mücadeleye en çok destek veren annemdir.
İzmir’de geldiğimde ölmek üzere idi, şimdi hayata döndü. Adam olan herkes anasını sever, sırtında taşır!

Kaldı ki, Ankara, İstanbul, İzmir’de neler yaşadığımız, hangi şartlar altında nasıl mücadele verildiği ortada! Bu mücadeleye en çok destek veren “Cumhuriyet kadını” olan ve bizi öyle yetiştiren annemdir. Böyle bir annenin ayaklarının altı öpülmez de ne yapılır!

Aynı zamanda “Bilgisayarı yok”, “Evi yok”, “Parası yok” vb diyorlar, desinler, bunlar dünyevi şeyler!


Ekşisözlük’e düştükleri son not ise tirajik:
anneye anlatılırmış gibi anlatılmış kendisine.
ama kendisi 23 nisan'da atatürk şiirleri okuyan çocuklardan farksız;
(yerleyeksan, 25.04.2011 00:52 ~ 06:41)
Madem beğenmiyorlar okumasınlar, ciddiye almasınlar!:))
O “zaman” Mahir Kaynak, Ertuğrul Özkök, Mehmet Altan akademik kökenli, Altan Brothers, Engin Ardıç, Fatih Altaylı, F. Çekirge, N. Ilıcak Y. Özdil, U. Dündar vb isimlere MİT’çiler ağır yazılar yazdırsınlar, bence sakıncası yok!
Hiçbir iddiam yok!
Laz fıkrası gibi olacak ama yine de yazalım:
(MI6) MİT’in AKP & Gülen iktidarı üzerinden “istihbari darbe” yaptığı “Yüksek Demokrasi” ortamında, e-mail kutusu içinden, iddiasız yazılar yazıyorum, bir de üstüne saat ücreti ödüyorum ama MİT o satırları çok iddialı bulup ağlaşıyor, “Ne olur yazma, ‘Ana Kraliçe’mizi çok üzüyorsun”!:))
Hülasa, “MİT’in kalemleri” “Kraliçe’ye anlatırmış gibi yazıyorlar” değil mi?!
Ağlayan kimin anasıymış?!
Vs!
http://mobil.stargazete.com/pc/ekonomi/ingiltere-ye-dugun-piyangosu-haber-347248.htm
http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2011/04/110425_royal_preps.shtml
http://www.netgazete.com/News/774578/2_gun_kaldi_Ingilterede_yilin_dugunu_heyecani.aspx
http://www.turktime.com/default.asp?page=haber&id=136957
Hal böyleyken…
Bu noktada, hacıyatmaz “Pisi Pisi”lere 100 puanlık uzman sorusu:
Fahişe olarak kullandığı artisti, Müsteşarı’na karı yapan kurum hangi kurum!?
Sözün özü:
Allah düşürmesin!
Bu kadar düşene ne deseniz boş!
“Stratejik aklı” olmayan “kurum”un “Şeref”i de olmaz.
Hangi güç merkezi yönlendirir ise onun “taşeron”u olur!"

Suç varsa ortada, ferdidir; bir kişinin işlediği suçtan ötürü, ne karısı, ne çocukları, ne anası, ne babası suçlanamaz; bu en basit hukuk kuralıdır.

Hele ki, böyle de değil, "ayıp şeyler"leri söylediğimiz, düşündüğümüz şeklinde itham etmek tam olarak alçaklıktır.

Onları yapsa yapsa, "mevzubahs vatansa, gerisi teferruatdır" diyenler yapar! 

"Teferruat" ya!

"100 puanlık soru"yu da bize değil, Kordon'da, Beşiktaş'da dolaştıklarınıza sorun!

"Teferruat" ya,

Hem "fahişelerle evlenenlerin çetelesini" tutmuyoruz, tutmaya da gerek görmüyoruz, o kadar çoklar çünki!

Bunları bırakın sayın H. Mahmud, YENİ “TURKİYE”Yİ DÜŞÜNÜN; isminin böyle olmayacağı, bu topraklarda kurulması MECBUR olan YENİ DEVLETİ düşünün, fahişelerle evlenenleri bir kenara koyun, pazarda limon bile satamayacak beceriksiz insanlar onlar, kafanızı “merkez medya”dan dışarı çevirin, ortada artık “merkez” yok, “değişti”, tahayyülünüzü kısıtlayan oradaki “köşe adamlar”ın yazılarını okumayın, onlar her zaman “dört köşe”, internet kafede sağınızda playstation3 oynayan çocuk bile kafaları ve cepleri “dört köşe” olandan daha iyi analiz yapar, “turkuaz medya”ya da bakmayın, onlar da “dört köşe”, “tüm bildiklerinizi unutun”, YENİ DÜNYA DÜZENİNE HAZIRLANIN!


“Siz Fransızcasını yazar mısınız?:

“Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir.”

“Barbar Conan”, HALKDIR artık; geliyor!


Ali Baba

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder